Döşemeden ve Duvardan Radyant Isıtma-Soğutma Sistemleri
Bu çalışmada kullanımı çok eski tarihlere dayanan döşemeden ve duvardan ısıtma-soğutma sistemleri anlatılmaktadır. Düşük sıcaklıktaki atık enerjilerin veya düşük sıcaklıklardaki doğal enerji kaynaklarının kullanımına imkân tanıyan, verimleri oldukça yüksek olan bu sistemler ciddi miktarda enerji tasarruf etme imkânı sunmaktadırlar. Bu çalışmada radyant ısıtma sistemlerinin tarihçesinden, günümüzdeki kullanım şekilleri ile bu sistemlerin avantaj ve dezavantajlarından bahsedilmiştir.
1. Giriş
Radyant ısıtma-soğutma sistemleri, sıcak ya da soğuk akışkanı taşıyan boru ya da kanalların duvar veya zemin içine gömülerek uygulanan ısıtma - soğutma sistemleridir. Bu sistemlerde ısıtılan ya da soğutulan döşeme veya duvar ile mahal arasında gerçekleşen ısı transferi büyük oranda uzun dalga boylarındaki elektromanyetik dalgalarla gerçekleştiği için bu sistemler radyant ısıtma-soğutma sistemleri olarak adlandırılmaktadır. Mahallerin zemin ya da duvar yüzeyleri, ısı transfer yüzeyi olarak kullanılmakta dolayısıyla mahal için gerekli olan ısı yükleri geleneksel ısıtıcılara göre çok daha büyük alanlardan gerçekleştirildiği için düşük sıcaklık farkları ile gerekli ısıtma veya soğutma sağlanabilmektedir. Oda sıcaklığına yakın sıcaklıktaki akışkan sıcaklığı gereksinimi ile bu sistemlerde kullanılan ısıtıcı ya da soğutucuların verimleri ciddi ölçüde arttığı için enerji tüketimi ve işletme maliyetleri düşmekte ve doğal kaynakların korunmasına ciddi katkıda bulunmaktadır. Bununla birlikte, bu sistemle hem ısıtma hem de soğutma yapılabildiği için aynı mahalde ısıtma ve soğutma sistemlerini ayrı ayrı kurmaya gerek kalmadan aynı sistem akışkan sıcaklığı değiştirilerek tüm yıl boyunca kullanılabilmektedir. Aynı zamanda binalarda hem ısıtma hem de soğutma için radyant sistemlerin kullanımı ile klasik sistemlere göre mahal içerisinde daha fazla yaşam alanı tasarrufu sağladığı gibi daha estetik bir görünüm de elde edilmiş olunur.
Son yüzyılda ortaya çıkan sıcak sulu kalorifer ısıtma sistemlerinin hızlı ve etkin bir şekilde yaygınlaşması sonucu unutulmaya yüz tutmuş olan döşemeden ısıtma sistemlerinin tarihçesi aslında binlerce yıl önceye uzanmaktadır. Yaygın olarak bilinenin aksine döşemeden ısıtma sistemleri ilk olarak eski Roma döneminden çok daha önce Asya’da kullanılmıştır. Sıcak suyun, su buharının veya baca gazının bina döşemesi altında dolaştırılması ile mahal ısıtılması sağlanan bu tip eski sistemler yüzyıllardır dünyanın birçok yerinde kullanılmıştır. Çin’de kang, Kore’de ondol, Bizans ve Yunan imparatorluklarında hypocaust, İspanya’da gloria olarak adlandırılan ve Arap ülkeleri ile Türkiye gibi ülkelerde de eskiden beri kullanılan bu sistemlerin çalışma prensipleri temelde aynıdır [1,2]. Şekil 1’de görüldüğü gibi binanın yanında ya da altında bulunan ocaktan elde edilen buhar ya da baca gazları ısıtılmak istenen mahalin altından veya duvarlarının arasından geçirilerek ısıtma gerçekleştirilmektedir. Şekil 2’de Efes antik kentinde bulunan bir hamamın ısıtılmasında kullanılan döşemeden ısıtma sisteminde zeminin taşıyıcı sütunları görülmektedir. Bu sütunlar sayesinde yukarı kaldırılan zemin ile döşeme arasındaki aralıktan gönderilen sıcak baca gazı ya da buhar ile hamamın ısıtılması sağlanmıştır. Şekil 3’te ise yine Efes antik kentinde duvardan ısıtma için kullanılan, içerisinden buhar ya da duman geçirilen tuğla duvar ve mermer kaplama arasına gömülmüş ısıtma künkleri görülmektedir.
Radyant ısıtma sistemlerindeki ısıtılmış ya da soğutulmuş suyun döşeme altına belirli bir desende yerleştirilmiş borulardan dolaştırılması fikri ile bu sistemin modern şekli ilk olarak 1900’lü yıllarda İngilizler tarafından geliştirilmiştir. Daha sonra bu teknoloji Avrupalı ve Asyalı göçmenlerin etkisiyle 1930’lu yıllarda Kuzey Amerika’da benimsenmiştir. Günümüzde birçok ülkede hidronik radyant döşeme sistemleri sadece konutlarda değil aynı zamanda hastane, endüstriyel bina, spor salonu, yüzme havuzu gibi yüksek binaların ısıtılmasında ve soğutulmasında geniş bir şekilde kullanılmaktadır. Örneğin, Kore’de binaların % 95’i, Çin’in kuzeyinde ise binaların % 85’inin ısıtılmasında döşemeden ısıtmadan faydalanılmaktadır. Avrupa’da yeni yapılan binaların çoğunda ısıtma sistemi olarak hidronik sistemler tercih edilmektedir. Kuzey Amerika’da ise 2010 yılına kadar binaların sadece % 5’lik bir kısmında hidronik sistemler kullanılırken yeni yapılan ticari binaların % 7.5’lik kısmında bu tip sistemler tercih edilmiştir ve bu kullanım oranının giderek artması beklenmektedir [6].
Son yıllarda kapalı alışveriş merkezleri, hava limanları, iş hanları gibi çağdaş mimariye sahip binalarda geniş camlı yüzeylerin kullanımı giderek yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu binalarda ısıtma ve soğutma ihtiyacının karşılanması için çeşitli yöntemler ve cihazlar kullanılmaktadır. Örneğin kullanımının kolay olması ve hem yaz hem de kış aylarında sürekli olarak çalışması sebebiyle klima cihazları sıklıkla kullanılmaktadır. Ancak bu cihazlarda kullanılan soğutucu akışkanların çevreye ciddi zararları bulunmaktadır. Bununla birlikte, geniş camlı yüzeylerin tercih edildiği binalarda özellikle ılıman iklimlere sahip bölgelerde güneş ısı kazanımını artırmasından ötürü binanın soğutma yükünü ciddi mertebede artırmakta, bu da elektrik tüketiminin ciddi şekilde artmasına sebep olmaktadır [7]. Yüksek yatırım maliyeti, yüksek enerji tüketimi, gürültü gibi sebeplerden dolayı birçok Avrupa ülkesinde tam havalandırmalı klasik ısıtma soğutma sistemlerinin kullanımı önerilmemekte ve hatta yasaklanmaktadır [8]. Bu tür mekanik ısıtma soğutma sistemlerine alternatif olarak boruları döşeme, tavan, duvar gibi bina yapısına ya da çok katlı binalarda beton levhanın merkezine gömülü, radyant ısıtma ve soğutma sistemleri kullanılması çok daha uygun olacaktır [9].
Isıtma-soğutma sistemleri değerlendirilirken bu sistemlerin sıcaklık, bağıl nem, hava hareketi, asimetrik termal radyasyon, sıcak veya soğuk döşemeler ve düşey sıcaklık tabakalaşması gibi faktörlere bağlı olan insan vücudu için gerekli konfor şartlarını ne ölçüde sağladığı dikkate alınmalıdır. Örneğin konfor için hava hızı kışın 9 m/dk, yazın ise 15 m/dk’nın altında olmalıdır. Vücudun farklı taraflarının, sıcaklıkları farklı yüzeyler ile radyasyon ile alışverişi sonucu rahatsızlığa sebep olan durumu önlemek için asimetrik sıcaklık asimetrisi düşey doğrultuda 5oC ve yatay doğrultuda 10oC’yi aşmamalıdır. Termal konfor için bir diğer önemli parametrelerden olan düşey sıcaklık farkının oturan insan için (0.1 m seviyesindeki ayak bileği ile 1.1 m seviyesindeki başı arasındaki) en fazla 3oC olması önerilmektedir [10].
Konfor şartları ve işletme maliyetlerinde sağladığı çok ciddi iyileşmelerden dolayı ülkemizde son yıllarda özellikle cami gibi büyük hacimli mekânların ısıtılmasında döşemeden ısıtma sistemleri giderek daha çok tercih edilmektedir. Çok eski çağlardan itibaren bilinen ve yaygın olarak kullanılan bu sistemlerin avantaj ve dezavantajları bu çalışmada tartışılmıştır.
2. Döşemeden ısıtma-soğutma sistemleri
Modern döşemeden ısıtma sistemleri, tabanı yalıtımlı zeminin içine belirli desenlerle gömülen boruların içerisinden sıcak akışkanın sirküle edilebilmesi ile sağlandığı gibi (hidronik sistemler), aynı zamanda zemin örtüsü altına yerleştirilen elektrik direnç telleri kullanılarak da kurulabilmektedir. Hem ısıtma hem soğutma amaçlı kullanımlarda sadece hidronik sistemler uygundur. Hidronik sistemlerde oda sıcaklığı mertebelerine yakın, sıcak ya da soğuk akışkan, zemine gömülü borular içerisinde sirküle ettirilerek döşemenin dolayısıyla mahalin istenilen konfor şartlarını sağlayacak şekilde ısıtılması veya soğutulması sağlanır. Sistemde genellikle uzun ömürlü ve korozyona dayanıklı olması sebebiyle yüksek yoğunluklu polietilen ve türevleri olan borular kullanılmaktadır. Ancak bazı uygulamalarda bakır ve çelik borular da hâlâ kullanılmaktadır. Bununla birlikte borularda herhangi bir delinme vb. olumsuzlukların yaşanmaması için döşeme üzerine mukavemet artırıcı malzemeler kullanılmaktadır. Döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerinde döşeme konstrüksiyonunda kullanılan malzemeler mahal içerisine olan ısı geçişini dolayısıyla konfor şartlarını sağlamak için sistemde sirküle edilmesi gereken su sıcaklığını direkt olarak etkilediği için çok önemlidir. Sistemin uygulanmasında en alt katman bir yalıtım malzemesinden oluşmaktadır. Daha sonra döşemeye doğru içerisinde ısıtılmış ya da soğutulmuş suyun dolaştırıldığı boruları ihtiva eden şap malzemesi ve en üstte de döşeme bulunmaktadır. Şekil 4’te bir mahal için döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerine ait bir döşeme kesiti görülmektedir.

Şekil 4. Döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerinin bir mahale uygulanması ve döşeme kesitinden görünüş.
Radyant ısıtma-soğutma sistemleri, konvansiyonel sistemlere nazaran soğutma için daha yüksek sıcaklığa ve ısıtma için daha düşük sıcaklıktaki akışkana gereksinim duymasından dolayı, bu tip ısıtma sistemlerinde düşük sıcaklıktaki atık enerjilerin veya düşük sıcaklıklardaki doğal enerji kaynağının direkt ya da dolaylı olarak kullanımına imkân tanımakta ve sistemin veriminin daha yüksek olmasını sağlamakta. Dolayısıyla ciddi miktarda enerji tasarruf etme imkânı sunmaktadır [11]. Ayrıca döşemeden ısıtma sistemlerinde radyasyonla ısı geçişi direkt döşeme ile mahal içerisinde bulunan insanlar ile duvar ve tavan arasında olduğundan termal olarak daha homojen bir ortam sağlanmaktadır.
Yukarıda bahsedilen avantajlarından dolayı kullanımı gittikçe artan döşemeden ısıtma sistemleri, boruların içerisinden soğuk akışkanın sirküle edilmesi ile mahalin soğutulması için de kullanılabilmekte ve bu şekilde sistem tüm yıl boyunca çalıştırılabilmektedir. Klasik soğutma sistemlerinde ısı transferi sadece konveksiyon ile yapılırken döşemeden soğutma sistemlerinde mahal ile olan ısı transferi, döşemeden ısıtmaya nazaran çok daha düşük ısı taşınım katsayısına sahip olmasına rağmen hem konveksiyon hem de radyasyon ile gerçekleşmektedir [12]. Düşük ısı taşınım katsayısının yanında, kabul edilebilir döşeme sıcaklığı, düşey doğrultudaki sıcaklık farkı ve çiğ noktası sıcaklığı döşemeden soğutma sistemlerinin soğutma kapasitesini azaltan faktörlerdir. Bu sebeplerden dolayı yüksek soğutma kapasiteleri için döşemeden soğutma sistemlerinin tasarımı, döşemeden ısıtma sistemlerinin tasarımına göre çeşitli farklılıklar içermektedir [13]. Geniş cam yüzeylerinin kullanıldığı binalarda döşeme üzerine direkt olarak düşen radyasyon ısı akısı, döşemeden soğutma sistemlerinin kapasitesini belirlemek için en önemli parametrelerden biridir. Isı akısı yüksekse döşeme yüzeyinin sıcaklığı ortam sıcaklığına yakın olup ısı taşınım katsayısı önemsiz kalır [14]. Döşemeden soğutma sistemlerinde ısı transferi, soğutulmuş döşeme yüzeyi ile ortamdaki sıcak hava arasında gerçekleşir. Bundan dolayı özellikle soğutma ihtiyacının en fazla olduğu yaz döneminde ve sıcak ve nemli hava şartlarına sahip iklimlerde, soğutulmuş döşeme yüzeyinde çiğ noktası sıcaklığına bağlı olarak yoğunlaşma olasılığı oldukça yüksektir, [8,9,15,16]. Bu nedenle döşemeden soğutma sistemlerinde soğutma kapasitesini artırmak ve döşeme yüzeyinde yoğuşmayı önlemek için sistemle birlikte nem alıcı havalandırma sistemleri kullanılmalıdır. [8, 15, 16]. Dünyada döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerinin başarılı bir şekilde ile uygulandığı birçok örnek vardır. Örneğin Bangkok, Tayland’da bulunan havalimanının büyük yolcu salonu ve ana terminal binasının hem ısıtılması hem de soğutulması döşemeden yapılmaktadır. Bu uygulama döşemeden hem ısıtma hem de soğutma yapılan dünyadaki en büyük projedir [15].
Literatürde, döşemeden ısıtma (ya da soğutma) sisteminde kullanılacak boru malzemesi ve boru çapının sistem performansı üzerindeki etkisinin çok küçük olduğu, döşeme kaplama malzemesi ve kalınlığının performansı etkileyen en önemli parametreler olduğu gösterilmiştir [17]. Dolayısıyla zeminden ısıtmanın uygulanacağı mahallerde sistem tasarımında öngörülen zemin yapısı ve zemin üstü örtüleri sistemin çalıştığı sürece değiştirilmemelidir. Aksi takdirde sistemin ısıtma veriminde ya da konfor şartlarında ciddi kötüleşmeler yaşanabilir. Tasarım değerlerinden habersiz olan bir kullanıcının döşeme üzerinde halı kullanmasıyla, zeminin ısıl direnci artırılarak sistemin ısıtma verimi düşürülür dolayısıyla mahalin konfor şartlarını sağlayacak şekilde ısıtılması engellenebilir. Benzer şekilde zeminde bulunan kaplamanın değiştirilmesi yani ısıl direncinin tasarım değerlerinin altına düşürülmesi ile zemin üzerine çıplak ayakla basılamayacak kadar ısıtılarak konfor şartları bozulabilir. Bu durumda su sıcaklığının kontrol edileceği bir otomasyon sistemi kullanılmalıdır. Dolayısıyla döşemeden ısıtma sistemlerinin genel performansının zemin direncine bağlı olması ve geleneksel Türk kültüründe odaların zeminlerinde halı, kilim gibi örtü bulunması nedeniyle, bu sistemlerin ülkemizde uygulanmasında sıkıntılar yaşanmaktadır.
3. Duvardan ısıtma-soğutma sistemleri
Boruların döşeme yerine duvarlara monte edilmesiyle ortamın konfor şartlarının sağlandığı duvardan ısıtma-soğutma sistemleri, döşemeden ısıtma-soğutma sistemleri kadar çok yaygın biçimde kullanılmamakla birlikte, günümüzde sahip olduğu avantajların anlaşılması sonucunda giderek yaygınlaşmaktadır. Özellikle Türk gelenek ve görenekleri ile yerden ısıtma sisteminde yaşanan çatışmaları bertaraf ettiği için bizim kültürümüze çok daha uygun bir ısıtma soğutma sistemi olarak ortaya çıkmaktadır. Duvardan ısıtma-soğutma sistemlerinin bir mahale uygulaması ve boruların döşendiği duvar kesitinden bir görünüş Şekil 5’te verilmiştir.

Şekil 5. Duvardan ısıtma-soğutma sistemlerinin bir mahale uygulanması ve duvar kesitinden görünüş.
Şekilde görüldüğü gibi, bu sistemlerde döşemeden ısıtma sisteminde olduğu gibi mukavemet artırıcı elemanlara ihtiyaç duyulmaması sebebiyle sistemin hem yatırım maliyetleri hem de ısıl direnci düştüğü için sirküle edilecek suyun sıcaklığını düşürmekte, bu da ısıtıcının veriminde artış sağlayarak işletme maliyetlerinin de düşmesini sağlamaktadır. Ayrıca, düşük ısıl kapasitesi sebebiyle sistemin rejime gelme süresi döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerine göre çok daha kısalmaktadır [16]. Çalışma esnasında meydana gelen herhangi bir sızıntı sonucu, arızaya hemen müdahale edilerek tamiri kolaylıkla yapılabilmektedir. Bununla birlikte mahal içerisindeki duvar yüzey alanı, döşeme yüzey alanına göre daha fazla olduğundan gerekirse boruların birden fazla duvara monte edilmesiyle ısıtma-soğutma yüzey alanı artırılarak sirküle edilecek su sıcaklığı ısıtma için daha da azaltılıp soğutma için daha da artırılarak sistem verimi yükseltilebilir.
Literatürde sunulan bir çalışmada [13], bir ofis için döşemeden ısıtma ve soğutma sistemlerinin toplam ısı taşınım katsayılarının, minimum ve maksimum önerilen yüzey sıcaklıklarının ile ısıtma-soğutma kapasitelerinin karşılaştırıldığı Tablo 1’den görülebileceği gibi duvardan ısıtmadaki ısıtma ve soğutma kapasitesi döşemeden ısıtma-soğutma sistemine nazaran çok daha yüksektir.
Bir odanın döşemeden ve duvardan ısıtılmasının mukayese edildiği bir diğer çalışmada [18] ise, ısıtılan mahal içerisindeki hava hız ve sıcaklığının düşey ve yatay doğrultudaki değişimleri (sırasıyla, Şekil 6 ve Şekil 7) verilmiştir. Şekil 6’dan görüldüğü gibi döşemeden ısıtma sisteminde hava hızları ayak bileği seviyesinde 20 cm/s değerlerine ulaşmaktadır. Döşemeden uzaklaştıkça hava hızı azalmakta ancak daha sonra tavana yaklaştıkça hızlar tekrar artmaktadır. Duvardan ısıtma sisteminde ise hava hızlarının çok düşük olduğu ve hız profillerinin çok daha homojen olduğu görülmektedir. Oda içerisinde farklı noktalardaki yatay hız değişimleri incelendiğinde ise hava hızlarının düşey doğrultudaki hızlar ile neredeyse aynı olduğu ancak duvardan ısıtma sisteminde hızların neredeyse iki kat arttığı görülmektedir. Her iki sistemde mahal içerisinde gerçekleşen hava hızları konfor şartlarını bozacak değerlere ulaşmasa da duvardan ısıtma sisteminde mahal içindeki akışkanın çok daha durağan olduğu görülmektedir.
Her ne kadar her iki ısıtma sisteminde de ulaşılan hava hızları konfor şartlarını aşmasa da, şekillerden görüleceği gibi döşemeden ısıtma sistemi mahal içerisinde bir sirkülasyon oluşturmaktadır. Bu sirkülasyon sonucu cidara yakın bölgelerdeki yüksek hava hızları mahal içindeki toz ve partiküllerin çökelmesini engelleyerek mahal havasında zamanla birikmesine sebep olacaktır. Bu durum insan sağlığı açısından özellikle akciğer rahatsızlıkları bulunan insanlar için birtakım olumsuzluklara sebep olabilmektedir. Bununla birlikte döşemeden ısıtma sistemlerinde direkt olarak döşeme ısıtıldığı için, özellikle çok soğuk günlerde mahalin artan ısı kayıplarını karşılayabilmek için sistemde sirküle edilen akışkan sıcaklığının yükseltilmesinden dolayı çeşitli sağlık sorunları görülebilmektedir. Sıcaklık profillerinin karşılaştırıldığı Şekil 7’de görüldüğü gibi duvardan ısıtma sisteminde döşemeden tavana doğru bir sıcaklık tabakalaşması görülmektedir. Ancak bu durum termal konfor açısından herhangi bir sorun teşkil etmemektedir. Döşemeden ısıtma sisteminde ise genel olarak mahal içerisinde daha homojen bir sıcaklık dağılımı görülmekle beraber ayak bileği seviyesinde ciddi sıcaklık değişimleri görülmektedir. Duvardan ısıtma sistemindeki zemin sıcaklığı duvardan ısıtmaya göre daha düşük olmakla beraber zeminin ısıl direncine de bağlı değildir.
Tüm bu olumsuzluklar düşünüldüğü zaman özellikle Türkiye gibi ülkelerde duvardan ısıtma-soğutma sistemlerinin hem pratik uygulama yönünden hem de Türk kültürüne olan uyumluluğu nedeniyle döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerine göre iyi bir alternatif olmaktadır.


Şekil 6. Döşemeden ve duvardan soğutmada oda içerisinde üç farklı konum için yatay ve düşey doğrultulardaki hız dağılımları [18].


Şekil 7. Döşemeden ve duvardan ısıtmada oda içerisinde üç farklı konum için yatay ve düşey doğrultulardaki sıcaklık dağılımları [18].
Şekil 8’de ise döşemeden ve duvardan soğutma sistemlerinde oda içerisindeki düşey ve yatay doğrultulardaki sıcaklık profilleri gösterilmiştir. Şekilden görüldüğü gibi döşemeden soğutma sisteminde mahal içerisindeki hava sıcaklığı duvardan soğutma sistemine göre az da olsa daha yüksektir. Duvardan soğutma sisteminde döşemeden tavana doğru gidildikçe sıcaklığın lineer olarak arttığı ve zemin ve tavan seviyeleri arasındaki sıcaklık farkının 0.5°C mertebesinde olduğu görülmektedir. Döşemeden soğutma sisteminde ise sıcaklığın diz seviyesinin altında ani olarak düştüğü, diğer bölgelerde neredeyse sabit kaldığı söylenebilir. Sonuç olarak duvardan soğutma sistemi döşemeden soğutma sistemine göre az da olsa daha iyi termal konfor şartları sağlamaktadır.


Şekil 8. Döşemeden ve duvardan soğutmada oda içerisinde üç farklı konum için yatay ve düşey doğrultulardaki sıcaklık dağılımları [19].
4. Sonuç
Yüzyıllardır mahal konfor şartlarını sağlamak için kullanılan döşemeden ve duvardan ısıtma-soğutma sistemleri son yıllarda tüm dünyada tekrar rağbet görmeye başlamıştır. Daha önceleri sadece ısıtma amacıyla kullanılan bu sistemler günümüzde hem ısıtma hem soğutma amaçlı tüm yıl boyunca kullanılabilmektedir. Diğer ısıtma sistemlerine nazaran birçok avantaj sunan bu sistemlerin düşük sıcaklıktaki atık enerji kaynakları veya düşük sıcaklıklardaki yenilenebilir enerji kaynakları ile beraber kullanılması, bu sistemleri daha da cazip hale getirmektedir. Konutların yanı sıra özellikle cami, giriş holü, yüzme havuzu, hava limanı, spor salonu gibi geniş binalarda kullanımı tavsiye edilen döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerinde, sistemin performansını belirleyen en önemli faktörlerden biri döşeme kaplama malzemesidir. Bu nedenle döşemenin halı ile kaplanarak sistemin performansının ciddi bir şekilde düşürüldüğü sıklıkla görülen ülkemizde, özellikle konutların ısıtılmasında duvardan ısıtma-soğutma sistemi tercih edilebilir. Döşemeden ısıtma-soğutma sistemlerinin sunduğu tüm avantajları ihtiva eden bu sistemlerde konfor şartları daha fazla ısı transfer yüzey alanı kullanılarak ısıtma için daha düşük, soğutma için daha yüksek su sıcaklığı ile sağlanabilmektedir.
Kaynakça
[1] Bean, R., Olesen, B.W., Kim, K.W., History of Radiant Heating and Cooling Systems: Part 1, ASHRAE Journal (1): 40-47, 2010.
[2] Bean, R., Olesen, B.W., Kim, K.W., History of Radiant Heating and Cooling Systems: Part 2, ASHRAE Journal (2): 50-55, 2010.
[3] http://en.wikipedia.org/wiki/Ondol
[4] http://www.yerdenisitma.com/Turk_hamami_isitmasi_yapimi_tarihi_fiyatlari.htm
[5] http://www.hamamisitma.com/hamam_tarihi.asp
[6] Lim, J.H, Jo, J.H, Kim, Y.Y., Yeo, M.S., Kim, K.W., Application of the control methods for radiant floor cooling system in residential buildings, Building and Environment,41, 60-73, 2006.
[7] Crocker, C., Higgins, J., Radiant Heating & Cooling Systems: A Theoretical Discussion, Literature Review and Future Research, Technical Report, Acoustics & Noise Research Group, University of British Columbia, 2012
[8] Olesen, B.W., Radiant heating and cooling by embedded water-based systems, International Centre for Indoor Environment and Energy, Technical University of Denmark, 2004.
[9] Olesen, B.W., Radiant Floor Cooling Systems, ASHRAE Journal, 16-22, 2008.
[10] Çengel, Y.A., Heat Transfer: A Practical Approach, 2nd edition, McGrawHill, New York, 2003.
[11] Causone, F., Corgnati, S.P., Filippi, M., Olesen, B.W., Solar radiation and cooling load calculation for radiant systems: Definition and evaluation of the Direct Solar Load, Energy and Buildings, 42, 305-314, 2010.
[12] Crocker, C., Higgins, J., Radiant Heating & Cooling Systems: A Theoretical Discussion, Literature Review and Future Research, Technical Report, Acoustics & Noise Research Group, University of British Columbia, 2012.
[13] Hu, R., Niu, J.L., A review of the application of radiant cooling & heating systems in Mainland China, Energy and Buildings, 52, 11-19, 2012.
[14] Odyjas, A., Górka, A., Simulations of floor cooling system capacity, Applied Thermal Engineering, 51, 84-90, 2013.
[15] Hu, R., Niu, J.L., A review of the application of radiant cooling & heating systems in Mainland China, Energy and Buildings, 52, 11-19, 2012.
[16] Song, D., Kim, T., Song, S., Hwang, S., Leigh, S.B., Performance evaluation of a radiant floor cooling system integrated with dehumidified ventilation, Applied Thermal Engineering, 28, 1299–1311, 2008.
[17] Sattari, S., Farhanieh, B., A parametric study on radiant floor heating system performance, Renewable Energy, 31, 1617-1626, 2006
[18] Karabay, H., Arıcı, M., Sandık, M., A numerical investigation of fluid flow and heat transfer inside a room for floor heating and wall heating systems, Energy and Buildings, 67, 471-478, 2013
[19] Sandık, M., Arıcı, M., Karabay, H., Döşemeden ve Duvardan Soğutma Sistemlerinde Mahal İçerisindeki Akış ve Isı Transferinin Sayısal Olarak İncelenmesi, Tesisat Mühendisliği Dergisi, 134,13-22, 2013.