“Ecostar ve Ecodense markalarımızla ErP’ye şimdiden hazırız”

Termo Isı Sistemleri Ticaret ve Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Cem Özyıldırım
İstanbul’da 1967 yılında kurulmuş olan ve bu yıl 50. yaşını kutlayan Termo Isı Sistemleri Ticaret ve Sanayi A.Ş., bugün ısıtma sektörünün öncü firmaları arasında, “Ecostar” ve “Ecodense” markaları ile varlığını sürdürüyor. Merkez ofisi İstanbul Kartal Monumento Plaza’da yer alan Termo Isı Sistemleri, üretimini Tekirdağ/Çorlu’da 50 bin m² açık ve 15 bin m² kapalı alanı olan fabrikasında gerçekleştiriyor. Yenilenebilir enerji alanına da yatırım yaparak ısı pompası üretimine başlayacaklarının müjdesini veren Termo Isı Sistemleri Ticaret ve Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Cem Özyıldırım ile Termo Isı Sistemleri’ni, Ecostar ve Ecodense markalarını ve yatırımlarını konuştuk…
1967’den 2017’ye Termo Isı Sistemleri
Termo Isı Sistemleri Ticaret ve Sanayi A.Ş., 1967 yılında İstanbul’da kuruldu. 50 sene önce rezistans üretimiyle faaliyetlerimize başladık. O yıllarda Karaköy piyasası vardı. Necatibey caddesinde teknik ürünlerin satıldığı, Anadolu’dan herkesin gelip oradan ürün aldığı ve hafta sonunu geçirdiği yıllardan bugünlere geldik. Önce Maltepe’de ısıtıcı üretimiyle faaliyetlerimize başladık. Faaliyetlerimiz 1987 yılında termosifon ve brülör üretimiyle devam etti. 2017 yılı bizim için ayrı bir önem taşıyor. Bu sene 50. yaşımızı kutlamanın haklı gururunu yaşıyoruz. Bugün ısıtma sektörünün öncü firmaları arasında, “Ecostar” ve “Ecodense” markalarımız ile yer alıyoruz. Merkez ofisimiz İstanbul Kartal Monumento Plaza’da yer alıyor. Üretimimizi Tekirdağ/Çorlu’da 50 bin m² açık ve 15 bin m² kapalı alanı olan fabrikamızda gerçekleştiriyoruz. Yurtiçi ve yurtdışı satış ofislerimizle müşterilerimizin taleplerini dünya standartlarında karşılıyoruz. Ecostar, monoblok ve duoblok olmak üzere iki ana grupta uzman olan markamız. Ecostar markasıyla 40 kW’tan 11 bin 500 kW’a kadar domestik-monoblok yakıcı üretiyoruz. Ayrıca 67 mW’a kadar da değişik endüstriyel uygulamalar için müşteri talepleri doğrultusunda sanayi-duoblok yakıcı üretimini gerçekleştiriyoruz. Ecostar markasıyla yaptığımız yakıcı sistemler arasında; sıvı, gaz ve çift yakıtlı ürünler ile biogaz, ethanol, kömür tozu, talaş, atık yağ ve atık gazlar için özel yakıcılar da bulunuyor. Ar-ge yatırımlarımızla sürekli yeni ürün çalışmaları da yapıyoruz. Ar-ge ekibimiz çok güçlü bir mühendislik altyapısına sahip. Uzun yıllar içinde edindiğimiz deneyimlerle müşterilerimizin farklı taleplerine karşılık verebiliyoruz. Monoblok ve sanayi yakıcılarının yanı sıra; monoblok ve endüstriyel sıcak hava jeneratörleri, endüstriyel fırınlara ve akışkan yataklı kazanlara özel yüksek ısıya dayanımlı proses bek yakıcıları, yoğuşmalı kazanlarda kullanılmak üzere premix yakıcıları ve diğer çeşitli ürünlerle, uzun yıllardır çözüm odaklı olarak müşterilerimize hizmet veriyoruz. Türkiye’de ve yurtdışında çözüm odaklı ve güven esaslı olarak faaliyetlerimize devam ederek, müşterilerimize en az maliyette en yüksek verimi ve kaliteyi sunmak için çalışmalarımıza daha da gelişerek devam ediyoruz. Termo Isı Sistemleri olarak 2015 yılında ürün gamımıza bir yenisini daha ekleyerek, Tekirdağ/Çorlu’da bulunan fabrikamızda Ecodense markalı yoğuşmalı kazan üretimine başladık ve sektördeki liderliğimizi daha da pekiştirdik. Yaygın servis ağımız, kaliteli ürün ve hizmetlerimiz ile yeni yatırımlar yapmaya devam edeceğiz.
Ar-ge ekibimizin gücü ve tecrübesi sayesinde yeni ürünler gamımıza ekleniyor
Ecostar ve Ecodense markalarımızla yeni ürün çalışmalarımız var. Özellikle Ecodense’te yoğuşmalı kazan büyüyen bir ürün gamı. İlk önce 100-125 kW ile başladık, şimdi ise 60-80 kW’lara düştük. 150 kW’lık yeni bir ürün geliştirdik ve çok kısa bir zaman içinde ürün yelpazemizi tamamladık. Daha farklı ürün gruplarımızı da ISK SODEX Fuarında sunacağız. Brülör konusundaki hedeflerimiz, verimlilik ve NOx emisyon azaltımı. NOx, bilindiği gibi doğalgaz yanması sonucu dahi oluşan doğaya zararlı bir emisyondur. Bunun düşürülmesi ile ilgili ar-ge çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye’de çok fazla ön planda tutulmuyor ama Avrupa ve Çin gibi bölgelerde çok fazla ön planda tutulan bir konu. Çünkü Çin’deki hava kalitesini korumak amacıyla belirli değerlerde sınırlamalar getirildi. Bu yönde “Premix” ve “Postmix” gibi özel yakıcılar geliştirdik, bunların tanıtımını yine ISK SODEX Fuarında yapacağız. Bu yakıcılarla çalışan cihazlarda azot oksit oranı çok düşük. Ar-ge ekibimiz çok tecrübeli ve tabiri caizse harıl harıl çalışıyor. Ar-ge ekibimizin gücü ve tecrübesi sayesinde yeni ürünler gamımıza ekleniyor. Zaten müşterilerimiz ve pazar, yeni ürünler üretme konusunda bizim için birer itici güç. Dolayısıyla ürün geliştirme bizim için olmazsa olmaz. Ar-ge ve ür-ge olmadan sektörde ayakta kalmak gün geçtikçe zorlaşıyor. Biz de ar-ge ekibimiz sayesinde pazar ve müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda ürünlerimizi sürekli geliştiriyoruz. Ecodense’te sadece duvar tipi değil, yer tipi yoğuşmalı kazanlarımız da mevcut. Ayrıca şunu da belirtmek isterim, yalnızca konut ve ticari pazarda değil endüstriyel pazarda da çok geniş bir ürün gamımız var. Bir taraftan endüstriyel fırın sektöründe de hizmet veriyoruz, ayrıca EFSİAD (Endüstriyel Fırın Sanayicileri ve İş Adamları Derneği) üyesiyiz. STK’lara destek vermeye çalışıyoruz ki daha çok regülasyon çıksın, ürün kalitesi ve standartlar belirlensin ve en önemlisi üreticiler de bir araya gelip birbirlerini geliştirmek için çalışsın. Evet bir yandan rakibiz ancak sektörü geliştirmek, pazarı büyütmek için el ele çalışmalıyız.
Yeni ürünümüz, ısı pompası
Hem ısıtma hem enerji konusuna baktığımız zaman, yenilenebilir enerji pazarının inanılmaz bir şekilde gelişim gösterdiğini görüyoruz. Termo Isı olarak biz de bu konuya kayıtsız kalamadık ve yenilenebilir enerji, üzerinde çok fazla çalışma yaptığımız bir alan oldu. Çünkü enerjinin geleceği yenilenebilir enerjiye doğru kayıyor. Dolayısıyla bizden sonraki nesillere bir şeyler bırakmak istiyorsak, yenilenebilir enerji bacağını da geliştirmek zorundayız. Isı pompası, yeni yatırım yaptığımız bir ürün. Sadece domestik pazarda değil endüstriyel pazarda da ısı pompası konusunda çalışmalarımız sürüyor. Yenilenebilir enerji alanında henüz çok yeniyiz ancak mühendislik gücümüz sayesinde ileriye dönük olarak daha da yoğun bir şekilde bu konu üzerinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Termo Isı imzalı prestijli projeler
Termo Isı Sistemleri olarak yer aldığımız projelere yenilerini ekliyoruz. Son dönemlerde gerçekleştirdiğimiz yurtdışı projelerinden bazıları şöyle; İran Haddehane Projesi, Azerbaycan Toplu Konut Projesi, Güney Afrika Hastane Projesi, Gürcistan Yaşam Merkezi Projesi, Ürdün Fosfat Fabrikası Projesi, Rusya - Slovenya Asfalt Plenti Projesi, Malezya Lateks Fabrikası Projesi, Mısır Saint Gobain Alçı Fabrikaları Projesi. Ecodense markamızla yer aldığımız projeleri ise şöyle sıralayabiliriz: İstanbul-Tarabya Cumhurbaşkanlığı Uber Köşkü Projesi, İstanbul Üniversitesi Toplum Hekim Uygulama Araştırma Merkezi Projesi, İstanbul Esenyurt Belediyesi Hizmet Binası Projesi, Bursa İl Sağlık Kampüs Projesi, Siirt Öğretmenevi Projesi, Van Akdamar Otel Projesi, Samsun Köprülü Anadolu Lisesi Projesi, Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Öğrenci Yurtları Projesi, Diyarbakır Askeri Şube Projesi, Diyarbakır Üçkuyular Toki Konutları Projesi, İstanbul Pendik Atlantik Life Projesi, İstanbul Haliç 1453 Projesi, İzmit Tepe Residance Projesi, İzmit Vadi Residance Projesi, Çorlu Trio Park Projesi, Trakya Kervancı City 3 Projesi.
ErP Direktifi sektörde hareketlilik sağlayacak
Şirket hedeflerimizden biri, yenilenebilir enerjiye de yönelerek enerji tasarrufu ve verimliliğini artırmak. Yeni ürünümüz ısı pompası ile bu hedefi gerçekleştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sektör de zaten bu konuya daha çok yoğunlaşmış durumda. 2018 Nisan ayında ErP Direktifi ile konvansiyonel cihazlar yasaklanacak, beraberinde sınıflandırmalar da çıkacak. Uzun zamandır beklediğimiz bu gelişme, sektörde hareketlilik sağlayacak. Ecostar ve Ecodense markalarımızla ErP’ye şimdiden hazırız.
Enerji maliyetleri gittikçe artıyor, bunun bir an önce önüne geçmemiz gerekiyor. Tabii bunu gerçekleştirmek kolay değil, ciddi oranlarda yatırım gerektiriyor. Yeni bir ürün oluşturmak, başlı başına zor ve maliyetli bir iş. Zaten sektör olarak bu konuda hazırlıklar birkaç senedir devam ediyordu. ErP Direktifi ile sektörde zamanla oyuncular da değişecek ve yeni oyuncular aramıza katılacak. Bir firmanın ar-ge’si, yeni ürünleri hızla sunması pazarda stratejiyi belirleyen unsurlar. Kim aktif, hızlı ve verimliyse o öne çıkacak. Ben 1985 senesinde bu sektörde çalışmaya başladım, o yıllarda doğalgaz yeni yeni ülkemizde kullanılmaya başlamıştı. O günlerden bugünlere geldik. ErP için de aynı şey geçerli, sektörün daha da gelişmesi için uzun bir süreç bizi bekliyor.
Hedef, dünya pazarı
Ülkemizde hem yurtiçi hem yurtdışından yatırımlar oldu. Tabii bu sektörü daha da büyüttü. Biz Türkiye’de yerli bir firma olarak sektörümüzün büyümesi için çalışıyoruz. Her yerli firma için hedef, dünya pazarı olmalı. Türkiye tabii ki çok büyük bir pazar ancak dünya daha büyük bir pazar. Dünya pazarını hedeflemek ve bu yönde çalışmak gerektiğini düşünüyorum. Tabii yabancı firmalar sadece Türkiye pazarı odaklı bakıyor, bizim gibi yerli üreticiler/firmalar ise dünyada marka olabilmek için çalışıyor. Bundan 10-15 sene önce ISH Fuarına ufak stantlarla katılıyorduk, geçen sene ise çok büyük bir stantla katıldık ve aradaki farkı gördük. Yani algının getirdiği kazancı gördük. Ziyaretçiler ve katılımcılar bizdeki ve ürünlerimizdeki değişimi gördü ve güvenilirlik arttı. Firmaya olan güven çok önemli. Çünkü ürünün yanında sunduğunuz hizmet de satın alınıyor. O yüzden ileriye dönük olarak yurtdışı pazarda da Ecostar ve Ecodense markası olarak, daha farklı noktalara geleceğimizi düşünüyorum. Çünkü markalarımızda dünyanın her yerindeyiz. Türki Cumhuriyetler’de zaten varız. Bunun yanında Güney Amerika’dan Hindistan’a, İspanya’dan Çin’e kadar uzanan bir ihracat coğrafyamız var. En önemli şey, daha uzak yerlere gidebilmek. Ciromuzun yüzde 30’unu ihracat oluşturuyor. Tabii bunu artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Yurtdışı pazarlarda çok köklü firmalar var ve bu pazarlarda yer almaya çalışıyoruz. Ancak bu kolay değil. Bu pazarlarda bir anda yer almak zor, mücadele ederek ve özveri göstererek yer alıyoruz. Bu durum yerli üretim yapan tüm firmalar için geçerli. Ama yılmamak gerekiyor. Yurtdışından teklifler, OEM bazında üretim talepleri geliyor elbette. Ancak şu an için böyle bir düşüncemiz yok. Yakma sistemleri konusunda yerli üretici olarak yolumuza devam ediyoruz. Yanmayı bilen bir firmayız. Bugün işin esas konusu kombi de olsa kazan da olsa, yanmanın altyapısı bizde mevcut.
Isıtma-soğutma sektörü canlı ve dinamik bir sektör
Eskiden Avrupa’nın 10 adım gerisinden gelirdik. Ancak şimdi bu değişti. Çünkü teknoloji açısından çok geliştik, sistemlere çok çabuk adapte oluyoruz. Şu an konuştuğumuz konular; Endüstri 4.0, dijital dönüşüm, bulut, öğrenen makinalar... Bunları Avrupa ile aynı anda konuşur ve tartışır durumdayız. O yüzden ısıtma-soğutma sektörü gerçekten canlı ve dinamik bir sektör. Pazar ve müşterilerimizin ihtiyaçlarının yanında Türkiye’de inşaat sektörünün etkisi de bizim için itici güç oluyor.
Termo Isı Sistemleri’nde 2. nesil temsilci olarak 1990’ların başında aldığım sorumluluğu halen sürdürüyorum. Beklentimiz üçüncü neslin de devam etmesi yönünde. Biz bir değeri aldık ve onu geliştiriyoruz. Hiçbir zaman “Bu firma benim” diye bakmadım. Rahmetli babam Sami Özyıldırım’dan öğrendiğim buydu. O hep “Bu firma hepimizin, ülkemizin” derdi ve biz de aynı felsefeyle varlığımızı sürdürüyoruz. Firmanın devamlılığı, ülkemize ve kişilere bir katma değer yaratması önemli. Bir yere ihracat yaptığımız zaman bunun mutluluğunu yaşıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz her ihracat, fabrikadaki çalışanımıza da motivasyon kaynağı oluyor. Çünkü üretimini gerçekleştirdiği bir ürün, Malzeya’ya veya Endonezya’ya gidiyor. Bu, fabrikamız çalışanları için de çok güzel bir duygu. Türkiye’de iş imkânı sağladığımız tüm paydaşlarımız sektörümüzün oyuncuları. Görevimiz, paydaşlarımızla birlikte sektörümüzü büyütmek.