'Firmaların kurumsal kimliğe kavuşması için öncelik, şirketin yapısal değişikliği değil, şirket sahiplerinin zihinsel değişimidir.'

Antpanel Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Enis Nebati, Tesisat Market?e Antpanel?in geleceğe bakışını anlattı ve Türkiye soğutma endüstrisinin mevcut durumu ve gelecekteki fırsatlarını yorumladı.
Firmanızın üretim alanı ve ürün geliştirme konusundaki çalışmaları nelerdir?
Eyyüp Nebati: Antpanel A.Ş. mevcutta soğuk depo panelleri, aksesuarları ve panel kapıları üretmektedir. Şirketimizin ürün geliştirmeye yönelik yapmış olduğu çalışmalar, tamamen piyasa taleplerine ve koşullarına göre şekillenmektedir. Örneğin; piyasanın yoğun olarak sürgülü kapı talebi vardır. Ancak bu, koşullu bir taleptir. Koşul ise yüksek dayanıklılık ve kalitedir. Bugün Antpanel A.Ş.?nin üretim yapabilmesi için gerekli ekip, ekipman ve sermayesi mevcuttur. Ancak önemli olan sadece üretmek değil, ürünün dayanıklı ve kaliteli üretilmesini sağlamaktır. Bu şekilde yapılan üretim, aynı zamanda, firmanın güçlü ve kaliteli bir firma olarak anılmasını da sağlar. Bu sebeple, piyasa talebini iyi okumak gerekir. Biz Antpanel A.Ş. olarak, müşterilerimizden gelen her türlü eleştiriyi kendi lehimize çevirdik, ürünlerimizle ilgili her türlü şikáyet ve memnuniyeti dinleyip dikkate aldık ve gerekli adımları attık. Antpanel A.Ş. olarak müşterilerimizi en üst düzeyde memnun edecek ürün geliştirmesine, temkinli ve emin adımlarla devam edeceğiz.
Türkiye?de üretim yapan firma olarak, soğutma sektörünün ülkemiz açısından son dönemde değişen dinamiklerini değerlendirebilir misiniz?
Eyyüp Nebati: Ülkemiz, küresel ekonomi ya da kapitalizm olarak anılan ekonomik sisteme 1990?lı yıllarda, ticaret yasası ve teamülleri açısından hiçbir hazırlık yapmadan, çok hızlı bir şekilde geçiş yapmış, gereken geçiş sürecini yaşamamıştır. Dolayısıyla serbest piyasa ekonomisi yanlış algılanmış ve herkes, bilinçsizce her işi yapmaya başlamış. Bu ekonomik rejim değişikliği, soğutma sektörünü de çok fazla etkilemiştir. 1990?lı yılların başlarında bu işi yapan birkaç firma varken, şimdi sayısı binleri bulmuştur. Bu durum, birçok kişi için olumsuz değerlendirilse de, öyle olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bu sektörde çalışan binlerce kişi, bu sektörün tanıtımını yapıyor; dolayısıyla sektörün işlem hacmini artırıyor.
Geçiş yaptığımız serbest piyasa ekonomisi, beraberinde yabancı yatırımcıları da getirdi. Bugün ülkemizde, içinde bulunduğumuz sektörde elliden fazla yabancı sermaye yapılanması bulunmaktadır. Özellikle de sektörümüze, yeni olduğu için, yıllar içinde artan oranda, önemli ölçekte yabancı sermaye girişi olacağını tahmin ediyorum. Dolayısıyla yabancı sermaye destekli büyümek isteyen firmaların, tamamen kurumsal bir kimlik kazanmaları gerekmektedir. Bu kurumsal kimliği kazanmaya çalışırken, firmaların dikkat etmeleri gereken en önemli husus; kurumsal kimliğe kavuşmak için yapacakları genel giderleri kontrol etmektir. Aslında firmaların kurumsal kimliğe kavuşması için öncelik, şirketin yapısal değişikliği değil, şirket sahiplerinin zihinsel değişimidir. Firma sahipleri "kurumsal firma" mantığını yakaladıklarında, firmalarında gerçekleştirecekleri yapısal değişikliğin gerektirdiklerine sahip olabilir ve gereksiz masraflardan kaçınabilirler.
Özellikle sektörümüzde değişen dinamikler arasında en önemli yeri, güven ve kalite almıştır. Eskiden nihai müşterilerin önceliği, malın fiyatıydı. Ancak zamanla bu ölçüt yerini, güven ve kaliteye bıraktı. Çünkü ucuz alıp, sonradan yapılan teknik servis masrafları, ekleme masrafları, muhafaza edilen malın, kalitesiz muhafaza odası yüzünden çürümesinin yol açmış olduğu zararlar da eklenince, nihai müşteri anladı ki aslında, ucuz diye aldığı soğuk depo cihazı, çok daha pahalıya geliyormuş. Bunun farkına varan son kullanıcılar, soğutmacıları, kaliteli ve ucuz cihazlar üretip satmaya yönlendirdiler. Son kullanıcıların, en iyi cihazları, en ucuz fiyata almayı tercih etmesi, birçok soğutmacı firmanın iflas etmesiyle sonuçlandı. Böyle bir durumla karşı karşıya kalmamak için soğutmacılar, fiyat ile değil, kaliteyle, güvenle, teknik servis hizmetiyle, garanti süresiyle rekabet etmelidirler. Aksi takdirde soğutma firmaları için gelecek pek iyi şeyler getirmeyebilir. Bunun yanı sıra, teknoloji, nüfus artışı, tarımdan sanayiciliğe geçiş, ulaşım ve piyasadaki paranın artışı gibi faktörler de değişen dinamikler arasında sayılabilir.
Ülkemizde bu alanda yürürlükte olan standartlara ilişkin görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Eyyüp Nebati: Son yüzyılın ekonomik rejimi olan kapitalizm-serbest piyasa ekonomisinin en büyük dezavantajlarından biri; tüketicileri insan vasfından sıyırıp, onları birer birim ya da ekonomik nesne olarak görmek olmuştur. Bu durum, yüksek kár için üretim maliyetlerini en aza çekme namına yapılan usulsüz davranışları doğurmuş ve nihai maldaki marjinal fayda en aza indirgenmiştir. Bu da kalitesiz, dayanıksız ve sağlıksız ürünlerin üretilmesine yol açmıştır. Bunları engellemek için "standartlar" ortaya çıkmıştır. Antpanel A.Ş. olarak biz, bu standartları benimseyip uygulamaya geçirdik. Bu standartların da katkısıyla ürünlerimizin kalitesi artmış, 2006 yılına nazaran yurtiçi satışlarımız %30 oranında artmıştır. Bunun yanı sıra yurtdışı satışlarımız, toplam satışlarımızın %20?si seviyesine ulaşmıştır. Özellikle de Ortadoğu?dan ve Türkî Cumhuriyetlerden ürünlerimize ciddi miktarda talepler gelmiştir. Ülkemizde yürürlükte olan standartlar, Avrupa kökenli standartlardır. Antpanel A.Ş. müşterileri, müsterih bir şekilde ürünlerimizi kullanmaktadırlar. Biz, ürünlerimizi üretirken, hep şu soruyu sorarız kendimize: "Ben bu malı, bir müşteri olarak gönül rahatlığıyla alıp kullanabilir miyim?" Bu mantıkla hareket ettiğimiz için, uzun yıllar daha müşterilerimizi memnun ve mutlu etmeye devam edeceğiz.
Antpanel A.Ş.?nin son dönem çalışmaları ve üretime yönelik yatırım planları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Eyyüp Nebati: Ülkemizde genelde yatırım yapıldığı yıl girişimciler, koydukları sermayeyi amorti etmek isterler. Bu doğrultuda ardı arkası kesilmeyen yanlışlıklar yaparlar ve nihayetinde kurulan şirketlerin %55?i ikinci senelerini göremeden yok olup giderler. Bilindiği gibi gelişmiş tüm ülkelerde yatırımlar, 8-15 yıl arasında programlanır ki, kár marjını düşük tutup piyasada tutunması ve şirketin kalıcı, büyük bir şirket haline gelmesi mümkün olsun. Avrupa şirketi kimliğine kavuşmuş olan Antpanel A.Ş. de uzun vadeli bir program yapmış ve bu doğrultuda hareket etmiştir. İtiraf etmek gerekirse, 2023 yılına kendi adresimize bir mektup yazdık ki, inşallah 2023 yılında, o mektubu da, saygın Doğa Sektörel Yayın Grubu dergilerinden, siz çok değerli iş dostlarımızla paylaşacağız.