Rekabetin olmadığı yerde

 Noktayı burada koyarak konunun bizi asıl ilgilendiren yönünü yazmaya çalışalım. Ülkemiz insanı olarak halen aşmakta zorlandığımız bir ekonomik daralma ile mücadele etmekte iken siz, biz, hepimiz bugünlerde ödemek zorunda bırakıldığımız yüksek doğalgaz faturalarının ısı sektörüne zararı olur mu diye de düşünmeye başladık. Yıllardır harcanan onca emek, para ve zamanın, çok değerli kaynaklarımızın seferber edilmesiyle topluma doğalgazı tanıtmak ve tüketicilerin doğalgazlı ısıtma sistemlerine geçmesini teşvik etmek için sarf edilen çabaların ziyan edilmesi olasılığı ortaya çıktı. Dahası kamu yöneticilerimizin ulusal basınımızın önünde yüksek faturaların sorumluluğunu birbirlerine yüklemeleri kamuoyunda ciddi kuşkuların doğmasına yol açtı. Bu noktada krizle birlikte doğru iletişimin önemi daha çok anlaşılacak diye beklerken, Isı sektörümüzün anlı şanlı firmaları için tam da zamanı ve tüketiciyi bilgilendirici mesajlarının ulusal basında yer alma olanağı çıkmış iken bu önemli fırsatı kullanamadıklarını görerek içimiz burkuldu. Yıllardır firmalarımızın iletişim stratejilerini belirlemeleri, medya ve mecraları doğru konumlamaları gerektiğini anlatıp durduk. Ulusal basının kamuoyu oluşturmak için kullanılması gerektiğini gösterebilmek açısından son aylar tam zamanıydı. Ne yazık ki kullanılamadı. Doğalgazlı cihazlar ithal eden veya üreten çok büyük(!) firmalarımızın bu dersleri çıkardığını umuyoruz. Şu veya bu sebeple daralan pazarda fiyat bazında rekabet ile pay kapma mücadelesi yerine gerek firma, gerekse sektörel dernekler olarak kamuoyunu aydınlatma görevi için hiçbir zaman geç değildir. Hükümetten enerji politikalarını oluşturmasını, bu süreçte sektörün bilgisine başvurmasını talep etmek de derneklere düşmektedir.

İsmail CEYHAN

iceyhan@dogayayin.com