Header Reklam
Header Reklam

Kalbimiz Soma'da...

29 Mayıs 2014 Dergi: Mayıs-2014
Sahibinin sesinden Soma’yı dinledik… Anladığımız şudur: “Yasal olarak yaşam odası yapma zorunluluğumuz yok. Biz buna rağmen yapacaktık, düşünün ki ne büyük insanlarız… Ah o kazanın gözü çıksın… Az daha bekleseydi, daha neler neler yapacaktık… Elbette kaza a dostlar, ihmal diye bir şey yok! Sanki sadece bizim madende mi? Her yer böyle… Onlara da bakın… Hem biz öyle vicdan sahibiyiz ki, ölen işçilerin ailelerine yardım bile ediyoruz. Efendim? Yanmaz malzemeler mi? Ama herkes aynı anda konuşmasın duyamıyorum. Hatta hiç duymamış olayım!

Yüzlerce can! Yüzlerce aile… Perişanlığın, yoksulluğun, çaresizliğin büktüğü boyunlar… Göz göre göre yitirilen canlar… Soma Faciası ile ilgili yapılan yüzlerce açıklama var, ben birkaç tanesini paylaşacağım sizlerle:

“Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Soma’daki acı olaydan sonra yaptığı açıklamada, iş kazasının meydana geldiği işyerinin “sürekli denetlenen bir işyeri” olduğunu, son denetimlerde de işçi sağlığı ve güvenliği yönünden hiçbir eksikliğin bulunmadığını belirtti. Ama hazin ki “hiçbir eksiğin bulunmadığı” belirtilen işyerinde en az 300 kişi yaşamını kaybetmiştir… İşçi sağlığı ve güvenliği ile biraz ilgisi olan herkes bilir ki bütün kazalar öngörülebilir. Her kaza, yönetim sistemi kurulması, mühendislik ve idari önlemlerin alınması ile önlenebilir. Kaza meydana gelmesi olasılığı da göz önünde bulundurularak zarar azaltıcı önlemler alınır. Olumsuz durumlara yönelik acil durum planlaması kriz yönetimi sistemi kurulur. Kriz yönetimi halkla ilişkileri de içeren bir yönetim fonksiyonu olarak tasarlanır. Ancak sormak isteriz: En az 300 işçinin hayatını kaybettiği bu olayda, yukarıda söylenenlerden hangisi uygulanmıştır?”
TMMOB Makine Mühendisleri Odası

"Yüzlerce canımız gitti. Binlerce insanımız çok değer verdikleri sevdiklerini kaybettiler. Zaman fırsatçılık zamanı değil dayanışma zamanıdır. Kaybettiğimiz canları geri getiremeyiz; onların arkasında doğan boşluğu ancak kısmen doldurabiliriz. Bunu yapmak için maddi ve manevi olanaklarımızı seferber etmemiz gerekiyor. Biz yardım kampanyası demiyoruz; dayanışma diyoruz; çünkü aslında kimse kimseye yardım etmiyor; zor günde birbirimize destek oluyoruz; örnek bir dayanışma sergilemek istiyoruz."
Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD)
Ankara Şubesi Başkanı Türker Naslı

Soma’daki maden kazası, insan yaşamını tüm değerlerin üstünde tutan yasal, sosyal ve toplumsal düzenlemeleri tekrar gözden geçirmemiz ve işlerlik kazandırmamızın gerekliliğini bizlere bir kez daha, ağır bir bedelle ve açık olarak ifade etmektedir.
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD)
Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Yetişener

Bu bir doğal afet değil, o halde kusur var. Buradaki kusur tartışılmaz. Kim ve hangi kuruluş olursa olsun sonuna kadar gidilecek. Bunu söylemekten çekinmemeliyiz. ‘Bizim kusurumuz yok’ deyip, üstünü örtemeyiz. Hepimiz sorumluyuz. Bir siyasi sorumlu aranıyorsa ben o sorumluluğu üstleniyorum.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız

Kömür ocaklarında bu olanları, lütfen buralarda bu olaylar hiç olmaz diye yorumlamayalım. Bunlar olağan şeylerdir. Literatürde iş kazası denilen bir olay vardır. Bunun yapısında fıtratında bunlar var.
T.C. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan

Yaşamını ölümün elinden henüz söküp almışken, “benden sonraki arkadaşlarım için sedyeyi temiz bırakmak istedim” diyen Ağrı’lı Murat Yalçın kardeşim, “beni bırakın arkadaşımı götürün önce hastaneye, onun karısı hamile” diyen güzel kardeşim, “ben çıkabildim ama çıkamayan arkadaşlarım için birkaç kez daha girdim içeri, az sonra tekrar gireceğim” diyen canım kardeşim… Memleketime dair içimdeki cılız ümide de hayat verdiniz, var olun…
Soma’da sizler gibi ben de eşimi, babamı, kardeşlerimi, ağabeylerimi, kuzenlerimi, amcalarımı, dayılarımı kaybettim. Soma’da hepiniz gibi ben de kalbimden bir parça bıraktım. Allah’tan yitirdiğimiz canlar için rahmet, geride kalanlara ise sabırlar diliyorum.

Gökçen Parlar

Etiketler


Slider Altına