Commissioning neden gerekli?

Commissioning kelimesi yerine daha Türkçe bir kelime kullanmayı arzu ederdim ama ne yazık ki sektörümüz henüz bu kavramın tam Türkçe karşılığı konusunda fikir birliğine varmış değil. Bu kavram, içinde pek çok eylemi, kontrolü, koordinasyonu, dökümantasyonu ve işin sağlıklı yapıldığından emin olunmasını sağlayacak bir süreç yönetimini kapsıyor. Yani çerçevesi oldukça geniş ve bir o kadar da önemli. Commissioning, sadece yatırımcı için değil, tasarım grupları, yükleniciler, hatta işletmeciler için pek çok güvenceyi ve faydayı sağlıyor. Bu konu, her yıl düzenlediği çalıştaylar ile sektörün gereksinimlerini tartışan, yenilikleri paylaşan ve sektör sorunlarının masaya yatırılmasını sağlayan TTMD’nin de 2019 yılı çalıştayının ana temasıydı. Kasım ayında Büyükada’da düzenlenen çalıştayda, konunun her yönü detaylı olarak değerlendirildi. Çalıştayın konuşmacılarından Cüneyt Mert, commissioning kavramının netlik kazanması için bir şartname hazırlanmasının gerekliliğine değindi ve hazırlanan şartnamenin kamu dahil ilgili tüm taraflara sunulmasının gerekliliğini vurguladı. Bir başka konuşmacı Oğuzhan Ardıç, kamu şartnamelerinde Commissioning’in yer almasının özel sektörü de geliştireceğini belirtti. Toplantıda, Türkiye’de yeterli sayıda commissioning firmasının olmadığına da dikkat çekildi ve özellikle sertifikası olmayan commissioning firmalarının ihalelere davet edilmemesi gerektiğinin, akredite kuruluşlardan firmaların onay alınmasının çok önemli olduğu da ifade edildi. Çalıştayda mal sahibi isteklerinin belirlenmesinin ve commissioningin mümkün olduğunca erken devreye girmesinin önemine dikkat çekilerek aksi takdirde inşaat aşamasına gelene kadar birçok sürecin atlanabileceğine, bu atlamaların ise bazı kayıplara neden olabileceğine vurgu yapıldı.
Ocak ayı içinde yapılan bir başka etkinlikte de tesadüfen uygulamalı olarak commissioningin ne kadar mühim olduğunu gördük… Etkinliğin gerçekleştirildiği otelde (ki hatırı sayılır otel zincirlerinden birinden bahsediyorum) panelist katılımcılara aynen şöyle söyledi: “Commissioning şart. Neden mi? Şimdi hep birlikte yukarı bakalım… Duman algılaması için binaya yerleştirilen sensörlerin üzerinde turuncu plastik kapaklar var gördüğünüz üzere. O kapaklar, bina boyanırken sensörlere zarar gelmemesi için takılmış kapaklardır. Binada duman sensörü var mı, var. Ama kapaklar yüzünden çalışamaz halde. Bina yıllardır bu şekilde kullanılıyor… Düzgün bir commissioning yapılmış olsaydı, bu hatanın önüne geçilebilirdi.”
İçimden; “bu sektörü ağırlayacak otelin teknik müdürü olsam, bir hayli panikler, toplantının yapılacağı salonları didik didik kontrol ederdim” dedim. Zira anlaşıldığı üzere sektörümüzün gözünden hiçbir şey kaçmıyor. Bu aslında, Türk inşaat sektörünün ne kadar titiz ve özenli bir sektör olduğunun da göstergesi. Alanında profesyonel olan bu sektörün hakkıyla yapılacak bir commissioning faaliyetiyle çok daha başarılı işler ortaya koyacağı kesin...
Gökçen Parlar Ünal
gokcenparlar@dogayayin.com