Çevre dostu pompalar
Klasik sistemlerde, pompa ve fan uygulamalarında genellikle basıncın veya debinin ayarlanması için, akış hattı üzerinde, akışı kısıtlayacak elemanlar kullanılır ve bu elemanları kontrol ederek, sistemde istenen basıncı veya debiyi sağlamaya çalışılır. Akışkanın kısıtlamaya çalışılması esnasında sürtünmeye bağlı kayıplar, kullanılmayan ve hatta zaman zaman sorun yaratan ısınma gibi irili ufaklı pek çok etken; işe dönüşmeyen enerji tüketimine yol açar, yani müsriflik sayılır.
Endüstride elektrik tüketiminin yaklaşık %70'i, motorları çalıştırmak için kullanılıyor. Bunun da neredeyse yarısı, pompa ve fan uygulamalarının payına düşüyor. Bir pompanın ömür boyu maliyetinin ortalama %90'ı, enerji tüketimine ait. Satın alma maliyeti ise %5'leri ya buluyor, ya bulmuyor..Pompanın ömür boyu maliyetini düşürebilmek de, enerji tüketimin sorumluluğunda görülüyor.
Pompaların enerji tüketimini azaltabilmek için yapılabilecek pek çok şey var. Pompalar, sistemin işleyiş süreci içinde, basınç, ısı, seviye, akış gibi en az bir değişkene bağlı olarak devreye girer veya devreden çıkar. Öncelikle pompanın çalışacağı işletim sürecinin gereksinimlerini iyi analiz etmek gerekir. Pompanın hangi yüklerde, hangi zaman aralıkları çalışması gerektiği, belki de ilk yanıtlanması gereken soru. Yük değişken, ama ne kadar? Pik yükte çalışma ihtiyacının süresi nedir ve pik yükün hacmi nedir? Zira takip eden tüm soruların zeminini oluşturan şey; gereksinimlerdir. Kimi zaman paralel pompa kullanımı, kimi zaman AC motor hızı kontrol cihazları, kimi zaman da asenkron sincap kafesli bir motorla beraber güç katsayısını yükseltebilecek bir kondansatör kullanımı tercih edilecektir. Sistem gereksinimlerine göre cihaz ve sistemlerin doğru boyutlandırılması, boru, vana, çekvalf gibi sistemde yer alan diğer komponentlerin, kayıp katsayıları gibi etkenlerin göz önünde bulundurularak seçilmesi, servo motorlar, frekans konvertörleri gibi pek çok unsur, enerji verimliliği ve tasarrufuna hizmet edebilir.
Bina Enerji Performansı Yönetmeliği'nde bu husus çok fazla detaylandırılmamakla birlikte; ilgili maddelerde (13/6, 14/7, 19/6, 20/7) pompaların değişken devirli seçilmesi gereği yer alıyor. Bir de otomatik çalışmayı sağlayabilecek otomasyon gereçleriyle donatılmış olmasına dikkat çekiliyor.
Tabii ki her türlü olasılığı en iyi seviyede karşılayabilecek, yeterli bir yanıt olarak görülmeyebilir. Ama en azından devir hızının gereksinime göre değişebilmesi ile bir enerji tasarrufu koşulunun getirilmesi de önemli bir adım sayılabilir. Tabii yüksek verimli motor teknolojileri de başlı başına enerji verimliliğini etkileyen majör bir etken olarak görülmelidir. Enerji verimliliğini, enerji tasarrufunu, sistem bazında bir felsefe olarak algılamadıkça, olumlu yönde atılan adımlardan bile maksimum verimi elde edemeyebiliriz.